Sanal Aşk Mı? Neden Olmasın?

Hepimiz az ya da çok interneti kullanıyoruz… Bu yazıyı okuduğun için sen de öyle… İnternette sadece araştırma mı yapıyoruz peki? Kesinlikle hayır… Yeri geliyor, gündelik hayatımızı, evimizden dahi çıkmadan internet üzerinden yönetiyoruz… Nasıl Mı? Banka işlemlerimiz için bankaya gitmiyor, internet kullanıyoruz… Evimizde yemek olmadığında, ya da bir arkadaşımıza çiçek, veya başka bir hediye göndereceğimizde, internet üzerinden sipariş veriyor, ödemesini de yapıyoruz, hatta bir de not bırakıyoruz, firmalar hediyeleri bizim adımıza gerekli yerlere ulaştırıyor, ya da yemeğimiz evimize, lokantada bir garson tarafından masamıza getirilmiş gibi getiriliyor… Sosyal medyayı da sonuna kadar kullanıyoruz… Paylaşımlarda bulunuyor, eski arkadaşlarımızı buluyor, sohbet ediyor, oyunlar oynuyor; hatta insanlar nelere gülüyorsa biz de onlara, aynı mekanda olmadığımız halde gülüyor, ya da üzülüyoruz… Kısacası, evimizde, ya da cebimizde, sürekli bir internet kullanımı halindeyiz. Sonrasında da, internet aşkı; ya da sanal aşkı inkar ediyoruz… Her şeyi yapıyoruz da, neden internet aşkını kabul etmiyoruz?

Sanal aşk konusunda toplumumuz ikiye bölünmüş durumda… İnternette aşk iyidir; ve internet aşkı kötüdür, “cıs” diyenler var… İnternet aşkı kötüdür diyenlerin gerekçeleri ise şu: “İnternetten adam çıkmaz…” İyi de arkadaşım sen de internettesin… Kendinle çelişki mi yaşıyorsun? Evet, kendisini olmadığı biriymiş gibi tanıtanlar yok değil; ve evet, evli olduğu halde internet aşkı yaşayarak, eşini aldatan; ve eşinin bu durumdan kesinlikle haberi olmadığı insanlar çok fazla… Ama, evli olan insanların çoğu, internette aşk yaşarken, karşısındaki kişiye evli olduğunu söylüyor. Şimdilerde her ne kadar bloggerlik yapıyor olsam da, okey – sohbet sitelerinde adminlik yaptığım zamanlar da oldu ki MaviBoncugum da bir zamanlar sohbet – forum sitesi idi… Gerektiği zamanlarda, ne yazık ki, insanların sohbetlerini okumak durumunda kalıyordum. Tartışma durumlarında haklıyı haksızı bulmak adına bunu yapmak zorundaydım, yoksa kimsenin özel hayatıyla zamanımı harcayacak değilim… Bu okumalar sırasında nelere tanık olduğumu yazmış olsam şaşırırsınız…

Kötü bulunan sanal aşkın tüm gerekçelerinin, gerçek hayatta da olabileceğini anlatmaya çalışıyorum. Evinden çıktığında alyansını çıkartan, evine girerken takan bir adamın evli mi bekar mı olduğunu anlamanın tek yolu, onun kimliğine bakmak… İnternette de aynı durum söz konusu; Evet, farklı isim kullanabilir, Facebook hesabını farklı bir isimle açabilir… Ama, internet aşkı yaşadığınız insanın evli olup olmadığını, size yalan söyleyip söylemediğini anlamak da aslında çok zor değil… Bir çok insan, ilk önce internette tanışıyor, bir zaman sonra görüşüp sevgisini gerçek ortamda, el ele göz göze yaşıyor, sonrasında da evleniyor… İşte en güzel yanı da bu… Son zamanlarda evlenen çiftler arasında yapılan bir araştırmada, internette tanışan kişilerin daha mutlu olduğu, ve evliliklerinin daha uzun süreli olduğu ortaya çıkartılmış…

Bu noktada tek önemli detay, sanal aşkı yaşayan kişinin, duygularından önce aklını kullanması. İş duygusallık olunca aklınız devre dışı kalır. Yüzyüze gelmediğiniz zamanda akıllı olursanız, o insanı iyisiyle kötüsüyle, yanınızda olduğundan çok daha iyi tanırsınız. Eğer siz onu istediğiniz saatte, gecenin bir yarısı arayabiliyor; hatta uykusundan uyandırıp, rüyanızda onu gördüğünüzü söylüyor, sonra birlikte geri uyuyorsanız, bu adam evli olabilir mi? Siz onu aradığınızda, uykusunu böldüğünüz bahanesi ile size trip yapar en azından… Bu durumda şüphelenebilirsiniz. Meslek konusuna gelecek olursak: Günümüzde akıllı telefonlar, bir de sosyal medya var… Şüphelendiğiniz anda, güvensizliğinizi ona belli etmeden, onu çok özlediğinizi, görmek istediğinizi söyleyip, bir resim çekmesini, ve size göndermesini pek tabi isteyebilirsiniz.

Bu süreçte sizden alabileceği bir menfaati de olmayacağından, bir insanı tanımanın belki de en kolay yoludur internet… Bir insanın Face’sinde örneğin, bir sizden önce, bir de sizden sonra vardır. Sizden önceki paylaşım, ve yorumlarına bakarak, arkadaşlarını, resimlerini gözden geçirerek, onun nasıl bir insan olduğunu anlayabilirsiniz… Tabi bir de, boş Face’ler var… Adam sizi eklemeden önce hiç bir şey paylaşmamış, arkadaşı da yok… Buna güvenemezsiniz, güvenmemelisiniz zaten… Kısacası, dikkatli olursanız, çok mutlu olabileceğiniz düşüncesindeyim.

Bir de şu var elbette: Siz eğer kendinizi olduğunuz gibi anlatıyorsanız, farklı resim kullanmıyorsanız, karşınızdaki insanın da, olduğundan farklı bir karakter olduğunu düşünüyorsanız, bir uyumsuzluk olacak; zaten siz onu sıkacaksınız… Elinizden geldiğince gerçek, ama dikkatli olmalısınız. Sanal aşk, fiziğe değil, duygulara yönelen aşk olduğu için, onu kaybetmek düşüncesi daha zordur… Malum, güzel her zaman bulunur da, güzel duygu – kalp bir daha ne zaman bulunur?

Yorum yapın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.