Göğüs Kanserinin Erken Teşhisinde Kullanılan Yöntemler

Bir önceki yazımızda, göğüs kanseri ve göğüs kanseri risk faktörlerinden söz etmiştik. Bu yazımızda da göğüs kanserinin erken teşhisinden başlayarak, göğüs kanseri hakkında vermeye başladığımız bilgileri devam ettirmeye çalışacağız. O halde soralım, göğüs kanserinin erken teşhisi ile ilgili neler bilmemiz gerekmektedir?

Göğüs kanserinin erken teşhisi ile, göğüs kanseri tedavisi şansının arttırıldığının bilinmesi gerekmektedir. Göğüs kanserinin erken teşhisi için ise en çok mamografiden yararlanılmaktadır. Mamografi için kadınların 40 yaşını geçmiş olmasının beklenmesi gerekmektedir. Göğüs kanserinin erken teşhsi için gereken mamografik taramalarını düzenli bir şekilde gerçekleştiren 40 yaşından büyük kadınlarda, göğüs kanserinin kitlesi oluşmadan göğüs kanseri erken teşhisinin konulması olanaklı hale gelebilmektedir.
Göğüs kanserinin erken teşhisi için mamografi yönteminin yanında, farklı yöntemler de önerilebilmektedir. Göğüs kanserinin erken teşhisi için önerilen farklı yöntemlerin en temel gerekçesi, kişinin, göğüs kanseri risk faktörlerini fazlaca taşıması yetmektedir. Göğüs kanserinin erken teşhisi için mamografi yanında nelerin önerildiğine gelince: göğüs ultrasonografisi; ve magnetik rezonans yöntemleri, göğüs kanserinin erken teşhisi için, göğüs kanseri risk faktörlerini taşıyan kişilere önerilen yöntemlerdir. Göğüs kanserinin erken teşhisinde yararlanılan en yeni yöntem ise tomosentez yöntemidir; tomosentez yöntemi, göğüs kanserinin erken teşhisi için kullanılan en yeni teknikler arasında yer almaktadır.
Göğüs kanserinin erken teşhisi için tomosentez yöntemi hakkında bilgi vermek istersek: tomosentez yöntemi de tomografi yöntemine benzetilebilmektedir; tomosentez yönteminde de göğüsten ince kesitler alınmakta, ve klinik çalışmalar ile, göğüs kanserinin erken teşhisine karar vermek kolaylaşmaktadır. Ayrıca, tomosentez yönteminde, göğüs kanserinin erken teşhisi için tarama yapmak amaçlı göğüs kanseri şüphesi bulunan kişinin yeniden çağırılması gibi bir durum da söz konusu değildir. Tomosentez yöntemi henüz, İstanbul’da bir kaç hastanede uygulanmaktadır.
Göğüs kanserinin erken teşhisi için uygulanan mamografi yöntemi de bazen çok etkili sonuçlar verebilmektedir. Mamografi yöntemi ile bazen, mikrokalsifikasyon isimli, minik kireç parçaları görülmekte, ve bu parçalar, göğüs kanserinin erken teşhsine olanak tanıyabilmektedir. Bu kireçlenmelerden, görüntüleme ile birlikte biyopsi alınır, ve göğüs kanserinin erken teşhisi gerçekleştirilebilmektedir. Görüntüleme eşliğinde alınan biyopsiler, bazen ultrasonografi, bazen de MR yöntemi ile de alınabilmektedir.
Görüntü eşliğinde, ya da el ile muayene şeklinde gerçekleştirilen biyopsilerin, göğüs kanserinin erken teşhisi için sonuç vermediği durumlarda ise, zaman zaman telle işaretleme; ya da bir radyoaktif madde ile alınabilmesi durumu söz konusudur. Bu gibi durumlarda alınan biyopsi cerrahi müdahale ile gerçekleştirilmektedir. Biyopsi sonucunda göğüs kanseri izlerine rastlandığı takdirde, alınan alan daha fazla genişletilerek biyopsi işlemi gerçekleştirilir, ve bu sırada koltuk altı lenf bezlerinin kontrolü de sağlanmış olur.

Yorum yapın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.